İnsanlar sokağa dökülmüş, bu şehrin kalabalığı beni boğuyor. Çoluğu çocuğu genci yaşlısı sokakta, aslında sevindirici bir şey bu. Ama benim adıma değil. Ben boş sokakları severim, güneşin tam altında kimsenin olmadığı yokuşsuz yollarda saatlerce yürümeyi ve düşünmeyi. Artık kesin kararımı verdim, bu şehir beni mahvediyor. Hemen evime döndüm kalabalıktan, yaktım sigaramı aldım bilgisayarı kucağıma, başladım amaçsız amaçsız dolaşmaya. Keşke dedim resim yapabilsem, oysa düz çizgi bile çekemem o kadar beceriksizim yani. Bu şehirden gideceğim günü iple çekiyorum. Sahi bu şehirden gidebilecek miyim?
Benzer Yazılar
1 Nisan 2009
Yeni Kitap Projesi
zun süredir beynimde büyüttüğüm, beslediğim bir kitap projesi var ve bu projenin yavaş yavaş hayata geçme zamanının geldiğini hissediyorum. Kitabın ismi, konusu belli aslında ve parça parça halde yarısına yakını…
30 Ocak 2009
Dönüş
Şehr-i turuncuda son günlerim. Ne zaman başım sıkışsa, içim daralsa kendimi doğduğum topraklara atıveriyorum. Memleket hissi gerçekten çok farklı. Takvimden sayfalar yırtıldıkça daha iyi anlıyor insan bunu. Nerede duymuştum hatırlamıyorum,…
4 Kasım 2008
Kasım Kasım Kasacağız…
Bu Kasım çok ilginç olaylara gebe gibi gözüküyor. Her şeyden önce kendimi uzun zamandır hissetmediğim kadar sağlıklı hissediyorum, bir boğayı devirebilecek güçteyim. Canım hep hayırlı işler yapmak istiyor. Televizyonu açmak…
2 Ocak 2009
Ruhum
Hayat, süreksizliğin sürekli tekrarlanmasıdır. Her an biraz daha iyi anlıyorum ki hiçbir şey sonsuza dek sürmeyecek ve hiçbir şeyi sonsuza dek istemeyeceğim. İlk gençliğim amansız bir hayalcilikle geçti, sadece duygularıma…
24 Ekim 2008
Gelenek Sona Erdi
3 yıllık gelenek sona erdi ve sitemde "Resmi Site" başlığıyla farklı bir cms sistemiyle sunduğum bölüm kapandı. Artık sadece wordpressle yani günlüğümüzle devam edeceğiz. Diğer bölümdeki yazıları/şiirleri toplu halde günlük…