Son Yazılar

25 Ekim 2008

Kız Kulesi

Mutluluğun ve kederin Ortasında kalmış zavallı Kız Kulesi Ne kadar da yalnızsın Çık artık karaya Denizin ortasında boğulacaksın. Farklıdır mutluluğun ve kederin bakışı Alışacaksın Biri sana bakıp bakıp ne sermaye…

25 Ekim 2008

Hangi

Seni nasıl anlatabilirim ki? Hangi kelimeleri koyabilirim Gözlerin yerine Ve hangi beyaz ışığı benzetebilirim Ellerine... Hangi ayna seni gösterebilir? Hangi kutsal kitap? Söyle Adının yerini alabilir. Ve ben seni, Nasıl…

25 Ekim 2008

Rakı Balık

Sen rakı ol İstanbul Ben suyun olayım Bu gecelik unutalım kederleri Savaşları Tezkereleri Biz acemi sarhoşlarız Bir bakarsın kusuvermişiz içimizdeki tüm pislikleri. Ahmet Çağrı Özsema

25 Ekim 2008

Sana Bir Aşk Biriktiriyorum

Senin görmediğin defterime Tutmadığın ellerimle Bilmediğin bir lisanın En hüzünlü kelimelerini döküyorum kendimce. Sana bir ömür biriktiriyorum sessizce. Bir bardak çaya, sigaraya, geceye sığınıyorum. Gülmüyor, konuşmuyorum. Sana bir aşk biriktiriyorum…

25 Ekim 2008

Balmumcu – Taksim

Bir kız, aynı çatı altındayız, hiç konuşmadık, adını da bilmiyorum. Kimmiş, neymiş umurumda değil! Yalnız bir otobüste gözgöze geldik, yalnız birkaç saniye. Ama gelse ser dese yüreğini önüme, sersem yüreğimi…

25 Ekim 2008

Köpekler Kadar

Köpekler istedikleri yere gidebiliyorlar, Yemeği bedava buluyorlar, İstedikleri yere pisleyip İstedikleri yerde İstedikleriyle sevişebiliyorlar. Kaçımız köpekler kadar İnsanca yaşayabiliyor acaba? Ahmet Çağrı Özsema

25 Ekim 2008

Aşk Olsun

Dünya çok küçük, Topu topu kaç kıta Kaç deniz. Şu küçücük dünyaya sahip çıkamadık Aşk olsun Ahmet Çağrı Özsema

25 Ekim 2008

Ada

Dört yanı acılara çevrili Birer adayız ikimizde… Çaresiziz kıyılarımıza vuran hırçın dalgalara, Suskunuz Ne kadar güzel olsak da Yalnız kalmamıza… Ahmet Çağrı Özsema

25 Ekim 2008

Sen

Şiirimsin sen, Nazım’ım Ahmed Arif’im Cansever’im. Gündüzümsün Sabah ezanıyla uyandığım. En yalın Türkçemsin İki kelimem Dudaklarımdan düşmeyen. Özgürlüğümsün F tipi bir dünyada tutsakken. Yokluğun Bir dünyanın yokluğudur. Denizlerin, Güneşin, Ekmeğin…

25 Ekim 2008

Aşk Kimin Fikriydi

Aşk kimin fikriydi? Gül gibi geçinip gidiyorduk işte Şarabımız vardı Ekmeğimiz vardı Sevişiyorduk estikçe Yaktın beni Adem baba Havva’nın nesine kandın Yasak meyve aşk değilse neydi? Neden dalından kopardın? Aşk…

25 Ekim 2008

Sevda Denizi

Varsayalım sevdam bir deniz bense o denizde ufak bir balık sense başka bir balık ama biraz daha büyükçe. Büyük balık küçük balığı yutacak Biliyorum, Ama korkmuyorum. Seni seviyorum. Ahmet Çağrı…