Yeraltı Edebiyatı

Yeraltı edebiyatı nedir? Yeraltı edebiyatı yazarları kimlerdir? Yeraltı edebiyatı kitapları hangilerdir? Yeni başlayanlar için aradıkları tüm bilgiyi bulacakları bir yazı hazırladık.

Yeraltı Edebiyatı
0

Gerçek hayatta arka sokaklar ne ise edebiyatta da yer altı edebiyatı odur. Kibar çocukların çok girmek istemeyeceği, sizi düşünmeye ve tüm bildiklerinizi yeniden yargılamaya itecek bir alanın kapılarını açmaya hazır mısınız?

Yeraltı Edebiyatı Nedir?

Yeraltı Edebiyatı en genel tanımıyla, tabu olarak sayabileceğimiz cinsellik, kurulu düzene karşı çıkma, sisteme karşı çıkma, şiddet gibi konuların en açık şekliyle okuyucuya aktarıldığı eserlerdir. Bu eserler, konuşmaya hatta belki de düşünmeye çekindiğimiz konuların açık bir şekilde ele alındığı, “normal” olarak nitelendirilen hayatlar yerine aykırılıkları ve psikolojileriyle ele alınan insanların görüldüğü eserlerdir. Bu eserde kariyer yapmak için çok çalışan, sabah işe akşam evine gelen, alışılmış düzeni yaşayan karakterler yoktur; alışılmışın dışında bir hayat süren, fazla, hırslı, dibe batmış, psikolojik sorunları olan, toplumdan yozlaşmış, hayattan başka beklentileri olan, hayata başka pencereden bakan… karakterler vardır.

Bu eserler hayatın öteki yüzünü gerçeklikleriyle ele alır. Toplum tarafından dışlanmış birinin, bir alkoliğin hayatını, evsizlerin, aylakların yani toplumun belirlediği ahlaki değerlerin dışında kalan kişileri tanıtır okurlara. Bu eserlerle hiç gitmediğimiz duyunca tiksindiğimiz toplum tarafından “arka sokaklar” diye tarif edilen sokaklara gider, hiç duymadığımız küfürleri duyar, o aykırı insanların psikolojik ruhlarını keşfederiz.

Yeraltı Edebiyatı Nasıl Ortaya Çıktı?

yeraltı edebiyatı yazarları
Charles Bukowski

Bazı araştırmalara göre Yeraltı Edebiyatı’nın çıkış noktası olarak Gotik Edebiyatı kabul ediyor. Bu edebiyatın önemli ve ilk temsilcisi olarak kabul edilen Marquis de Sade, cinsellik konusunda tabuları yıkan ve sınırları zorlayan edilen eserleriyle karşımıza çıkar. Yazar “Yatak Odasında Felsefe” ve “Aşkın Suçları” adlı eserleriyle alışılmış tabuları yıkmayı hedeflemiştir. Bu türe meraklı olan olmayan herkesin aklına gelen ilk isim şüphesiz ki Charles Bukowski’dir. Yazar “Pis Moruğun Notları” adlı eseriyle tanınmıştır. Kadınlarla olan ilişkisini ve cinsel hayatını açıkça anlattığı eseri “Kadınlar”da oldukça beğenilir.

Rus Edebiyatı’nın tanınmış yazarı Dostoyevski’nin “Yeraltından Notlar” adlı eseri de bu tür de okunmaya değer bir eserdir.

Türkiye’de Yeraltı Edebiyatı

Dünya da Yeraltı Edebiyatı’na dahil edilebilecek pek çok yazar ve eser olmasına rağmen Türkiye’de bu sayı oldukça kısıtlıdır. Türk Edebiyatı her ne kadar duygu ve tasvir yönünden oldukça zengin olsa da Yeraltı Edebiyatı alanında ne yazık ki ele alınışı ve dili açısından o kadar zengin değildir. Bu türde ilk akla gelen eserlerden biri sadece Türk Edebiyatı’nda değil beyaz perde de oldukça sevilen  Ağır Roman’dır. 2013 yılında intihar ederek yaşamına son veren Metin Kaçan Ağır Roman eserinde Kolera Sokağı’nın tekinsiz hallerini anlatır. Ülkemizde bir diğer önemli temsilci de Cumhur Orancı’dır. Domingo Garcia’dan Geriye Kalan Öykü ve Butterfly’nın İntihar Seferi adlı eserleriyle tanınır.

Yeraltı Edebiyatı’nın edebiyatımızda ve ülkemizde ki en önemli ve en çok okunan yazarı şüphesiz ki Hakan Günday’dır. Dünyanın en prestijli ödüllerinden Meciddis ve en iyi Yabancı Roman Ödülü’ne sahip olan Hakan Günday, daha 24 yaşında iken yazdığı “Kinyas ve Kayra” adlı eseriyle Yeraltı Edebiyatı’nın edebiyatımızdaki en önemli eserlerinden biri oluyor. Yazarın “Kinyas ve Kayra” adlı eseri, uyuşturucu satıp adam öldürerek modern yaşamın kendilerine sundukları şeyleri reddeden iki yakın arkadaşın hikayesini ele alan bir anti kahraman kitabı. Yine başta şiddeti konu aldığı “Az” adlı eseri olmak üzere diğer eserleri de karanlık yönleriyle bu türün özelliklerini taşır.

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir